1988 Turizm işletmecilikte ilk dersimiz, Turizm nedir ve
Turist kime denir?
Sınıfta hepimiz bir şeyler mırıldanıyorduk.
En sonunda hocamız toparlayıp, gezme öğrenme ve 30 günden kısa süreli seyahatlere diyerek noktayı koymuştu.
Harika bir branş mutlu insanların içerisinde, eğlenerek çalışıyor maddi ve manevi kazançlar elde ediyorduk.
Farklı kültür ve medeniyetlerle tanışıyor, dünya insanı olma gayesi ile akademik ve pratik eğitimleri çalışma ortamında uygulamaya çalışıyorduk.
Ta ki, 98’li yıllarda bir abim otel işletmeciliğini tavuk çiftlikleri ile bağdaştırıncaya kadar, önce garipsedim.
Neden abi? diye sordum;
-Kümese Çiftlik,
-Tatil mekanına Köy dedik ...
-Tavuklara kayan band.
-Bize açık büfe koydular...
-Tavuklar lambayla
-Biz club dansıyla uyuduk...
-Tavuk yemek sonrası kafese
-Biz sahile havuza uzandık...
-Tavuk kanadını
-Biz sağımızı, solumuzu güneşe...
-Tavuk, suluk-yemlik
-Biz oda -havuz arasında volta attık...
-Tavuk vantilatör karşısında
-Biz klimada serinledik ...
İnsanoğlunun, Keşfetmek Dinlenmek amacıyla başlayan serüveni günümüzde,
“Her şey ama Her şey dahil” sistem yaygınlaştıkça,
Turizm anlayışı,
Ne yer Ne içeriz,
Menüde Ne var’a dönüştü.
Sohbetlerin konusu, gidilen otelin büfe uzunluğu, zenginliği, öğünlerin çeşitleri, abur cubur sunumları aldı.
Ruhu ve bedeni dinlendiren az tüketerek paylaşmayı öğütleyen bu maneviyat ayından sonra bu yaz işkembenin istirahat etmesi arzusuyla nereye gidiyoruz.
Mete Önder